41 YILLIK YOLCULUKTA ÖĞRENDİKLERİM… 

41 yıl önce bir yola çıktım, hâlâ yoldayım. Yolun sonuna gelene kadar neler yaşayacağım ve yaşayacaklarımdan neler öğreneceğimi bilmiyorum. Ama 41 yıl boyunca yürüdüğüm yolda da öğrendiklerim oldu.

  1. Klişelerle insan kendini var edemez, hayat da var edilmez. 
  2. “İnsan(lar) değişmez” diye bir şey yok. Her şey basit bir adımla başlıyor. Yeter ki insan açık olsun görmeye, duymaya. 
  3. Susmakla bir yere varılmaz. Herkesin bir dili var, o dili bulursan herkesle konuşulup, anlaşılabilir. 
  4. Herkes, istisnasız herkes manipülatördür. Önemli olan fark etmen ve ona göre davranış belirlemen. 
  5. Cesaret etmenin korkusu en fazla beş dakika seni esir alır. O beş dakikayı göze al, çok şey değişecek. 
  6. Acıyı atlatmanın en kestirme yolu, acının içinden geçmektir ve acı her zaman kötü değildir. Sürekli mutlu, sancısız tek renk bir hayatın içinde gelişemez, insanları da kendini de tanıyamazsın.  
  7. Uzun vadeli hedefler hapishanedir ve çok anlamsızdır. En uzun vadeli hedef en fazla 3 ay olmalı. 
  8. Cümlelerin ve yüreğin okyanus ise senden çaldıkları su damlaları senden bir şey eksiltmez. Anlatmaya devam et.  
  9. Dinle, insanların gözlerinin içine bakarak dinle.  
  10. “Ben yalan söylemem” demek yalandır. Herkes yalan söyler, sadece güven sarsacak kadar dozu asla kaçırma. 
  11. Duygularına fazla anlam yükleme. Hepsi gelip geçici. 
  12. Kendini fazla ciddiye alma. Ölümün olduğu bir dünyada aslında bir hiçsin. 
  13. Egolarını bırak. Çünkü son durakta beslediğin öfke, nefret, hırslar övündüklerin değil keşkelerin olacak. 
  14. İnsan tecavüzcüsünü bile gün gelip affediyor. Unutamazsın, ama affedebilirsin ve yola devam edebilmek için affetmelisin. 
  15. Sağlık sorunun yok ise canın ne istiyorsa ye. Dış güzellik boş ve saçmalıktır. 
  16. Her zaman gülümsemek zorunda değilsin. Suratın da düşebilir, sokaklarda da ağlayabilirsin.  
  17. “Aptallık bu” dedikleri… Kime, neye göre?  
  18. Kabalaşma, ama nezaket denilen şeyi de abartma. Fazlası doğallığı götürür. 
  19. Canın istiyorsa balığı, tavuğu elle ye. Bıçakla ya da elle yemek çok da bir şey değiştirmiyor.  
  20. “El- alem…” Yok öyle bir şey. 
  21. “Seni seviyorum”u bolca kullan. Duyan duyar, duymayan duymaz. Herkes kendi yüreğinden sorumlu.  
  22. “Başarmalıyım” demek yerine “Neden başarmam bu kadar önemli ki?” diye sor. Aldığın cevapların çoğu sana başarının ya da başarmanın aslında çoğunlukla önemsiz olduğunu fark ettirecek. 
  23. Senin hayatını, benliğini tehdit eden bir şey yoksa kaçma bir şeyden. 
  24. Etiketleri abartma gözünde. Etiket sahibi insanlarda tuvalete gidiyor, seks yapıyor, hastalanıyor ve ölüyor. 
  25. En fazla iki, üç dostun olsun. Ama onlar da hastalandığınızda, eczaneye gidip reçetenizi alanlardan olsun. 
  26. Oku, bol bol oku.  
  27. Tek başına olmaktan korkma. Orada kendinle buluşacaksın. 
  28. Kendinle yüzleşmekten korkma. En fazla algın değişir, bu da iyi bir şeydir.  
  29. Haklı olma çabası anlamsızdır. Mutlu olma çabası çok anlamlı. 
  30. Herkesi sen sanma. Herkesin karakteri, bakış açısı farklı.  
  31. Esnek ol. Katı olursan, en ufak bir darbede kırılırsın.  
  32. En ufak şeyde doktora koşma. Kendi bedenini tanı. 
  33. Zaman zaman zihin temizliği yap. 
  34. Dokunmaktan korkma. Sarıl. 
  35. Cinsellik doğru kişiyle olduğunda çok güzeldir. Doya doya yaşa. 
  36. Parasız kalabilirsin, kaybedebilirsin…Her zaman yeniden başlayabilirsin.
  37. Hayat zor değil, zorlaştıran insanlar.
  38. Diploma, sertifika her şey değildir.
  39. İnsan olmak paylaşmaktır, ama insan aslında özünde hep yalnızdır.
  40. Olumsuz duygularını bastırma. Hastalanırsın. Birine karşı beslediğin güzel duyguları da kendine saklama.
  41. İltifat etme, bu hiç samimi değil insanların olumlu yönlerini takdirle yüzlerine söyle.
  42. Her şeyi bildiğini sanma, yol devam ediyor.