Cinsellik her canlının doğal ve vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. İlişkiler söz konusu olduğunda ise bu kavram ayrı bir önem kazanmaktadır çünkü cinsellik bir ilişkinin en temel yapı taşlarından biridir. Amaç edinilmiş değil sonuç olmuş, aynı dilden konuşulan cinsellik ilişkinin canlı, dinamik sürdürülebilmesi, partnerlerin birbirlerine karşı olan duygularının güçlenmesi açısından önemlidir. Çoğu ilişkide cinsellik gerek öğretilmişliklerden gerekse dogmalardan dolayı beden ve ruhun aynı ortamda buluşup partnerle bir olma halinden çıkmış bir görev gibi yaşanmakta. Bu da ilişkiye en büyük zararı vermekte. Bazı rollerin (anne, baba vb.) sevgili ya da eş olmanın önüne geçmesi de ilişkilerde cinselliği oldukça aza indirgemekte hatta yok etmekte.
1.Siz sadece çocuklarınızın annesi ya da babasınız. Eşinize, partnerinize annecilik, babacılık oynamayın. Eşinizin eşi, sevgilinizin sevgilisi olun. Bu dengeyi kurun.
2.Beklentilerinizi partnerinizle paylaşmaktan çekinmeyin. Cinselliği partnerinizle yaşıyorsunuz. Siz dillendirmediğiniz sürece
3.Kişilerin haberi olmayacak.3.Cinsel anlamda partnerinizi tanıyın. Sorular sormaktan çekinmeyin.
4.Erotizmi, tutkuyu arttırmak için sadece partnerinizle sizin bildiğiniz ve anlayacağınız basit kelimeler seçin. Zaman zaman bu kelimeyi kullanın.
5.İlişki içinde iki kişi arasında karşılıklı rıza, arzu, istek ile olan yaşanmışlıkların sınırlılığı ya da sınırsızlığı iki kişiyi bağlar. Partnerinizle “yeni”ye açık olun.
6.Cinsellik sırasında yalnızca an’a odaklanın. Yarınki toplantınızı ya da hangi yemeği pişireceğinizi düşünmeyin.
7.Performansa değil hazza odaklanın.
8.Cinsellik sırasında duygularınızı paylaşın.
9.Cinsellik sırasında partnerinizden ilişkinize ya da beklentilerinize dair taleplerde bulunmayın. Cinselliği bir talep ya da şantaj aracı olarak kullanmayın.
10.Cinsellik sonrasında bir süre partnerinizin veya ilişkinizin olumlu yönlerinden konuşun.
Sevgiler,
Ayça Akın
