YAŞ 40, 40’ıma KADAR ÖĞRENDİKLERİM

1) Uzun vadeli planlar yapma. Hayal kırıklığı yaşamazsın. En uzun vadeli planların 2 ay olsun. Böylece hayatı bekleyerek geçirmez, hayatı bekletmezsin.

2) Ne olursa olsun affet. Hayatta affedilemeyecek bir şey yok. Zamanla her şey affediliyor. Kin, öfke, nefret gibi duygular değil haftalar, aylar, yıllar, günlerce bile taşınmıyor. Kin, öfke beslediklerin hayatına bakar, sen ise bu duyguları zihninde ve ruhunda taşıdıkça gün gün tükenirsin.

3) Zaman öyle kıymetli bir şey ki…Yüreğinde anlam bulmayan hiçbir şey ve hiçkimse için harcama.

4) “Fedakarlık” diye öğretilen şey aslında kendi kaybetme korkundan dolayı yaptığın gönüllü kölelik. İlişkilerde herkesin sorumluluğu var. Kendi payına düşeni yerine getir, başkalarının payına düşen sorumlulukları alma.

5) İstediklerini kimse önüne sermiyor. Senin ne istediğini düşünmüyor bile. Kendin git al. Böylece istediğin her şeye sahip olma şansını arttırırsın. Sihirli bir şey de bu. Sahip olursun da.

6) Herkes seni sevmek zorunda değil, sen de herkesi sevmek zorunda değilsin. Ama bu seni egoistleştirmesin, kalbini köreltmesin. Herkes tarafından sevilmek bir meziyet değil az kişi tarafından gerçekten sevilmek büyük meziyettir.

7) Olgunlaşmak…Acı çekmeden olmuyor. Acılardan kaçma. Acıdan kaçanlar çocuk kalıyor, masallara inanıyor, büyüyemiyor çünkü öğrenemiyor.

8) Hayat “bugün”lük bile değil, an’lık. Beş saniye sonra ne olacağını bilmediğin hayatı çok da ciddiye alma. Seni yoran bu.

9) Sonunda ölüm yoksa her şeyin çaresi var. Ararsan buluyorsun.

10) Gözün, kolun, bacağın…Bedeninde bir ya da birden fazla uzvun eksik ya da hiç olmayabilir. Fiziksel dünyadan öte bir dünya var. Hissedebiliyorsan, düşünebiliyorsan, konuşabiliyorsan sen varsın demektir. Başkalarının seni fiziğinle kabul edip etmemesi önemli değil, sen varsın!

11) Herkesle sevişilmez. Çok seçici ol. Seçtiğin kişiye de bedeninle, ruhunla teslim ol. Gerçek sevişme bedenle olan değil, ruhla olandır.

12) Kadın olman önemli değil. Duygular cinsiyet tanımaz. Birini arzuluyor olman ve bunu ona söylemen utanılacak bir şey değil aksine çok keyifli bir şey. Hissediyorsan saklama.

13) Kendine sakladığın duygular çöptür, sana yüktür. Tutma, dile getir.Öfkelerinde dahil. Her duyguna kulak ver. Onlar sayesinde varsın.

14) Sokaklarda, şık bir restoranın ortasında ağlamaktan çekinme. Bu özgürlüktür.

15) Seviyorsan, özlüyorsan o adama mesaj at, ara…Onun duyup duymaması önemli değil, senin yüreğinin sesini duyman önemli.

16) Flört et, ama bedenini değil zekanı kullanarak et. Cümlelerle seviş. Entelektüel flörtler her zaman çok seksi ve seni vazgeçilmez kılar.

17) Çok oku.

18) Makyajdan uzak dur. O adam er geç senin en paspal halinle tanışacak, tanışmalı. Toplantılar…Enerjin güzelse, yüzün gülüyorsa makyaj gerek yok. Kimse de buna bakmayacak. “Ne tatlı kadın” demeleri “makyajı çok iyiydi” demelerinden daha gerçekçi.

19) Tek başınalıktan korkma. Tek kişilik bir dünyayı istediğin gibi doldurabilirsin. Kendi krallığını ilan etmiş birine herkes aşık olur ve o krallığa herkes girmek ister. Vizeyi sen verirsin ya da vermezsin.

20) Herkesle sosyalleşmek zorunda değilsin, birileriyle tartışa da bilirsin, görüşmek istemeye de bilirsin ama herkesle insani boyutta “merhaba” diyecek kadar iletişimin olsun. Yarın öbür gün elden ayaktan düştüğünde, ölüm kapıya yaklaştığında bir tas çorba isteyecek yüzün olsun istiyorsan kimseyi engelleme zorbalığını kimseye yapma.

21) Özel günler…Çok da özel değiller. Kutlamalar, jestler önemli değil. Tüm yılın yarısında yanında olmayanların tek bir gün seni hatırlaması çok anlamsızdır.

22) Bekleme. Dene ve gör ne olacağını ya da olmayacağını. Zaman çok değerli.

23) Geç kalma kimseye. Hayat geç kalanları hiç affetmiyor.

24) Felsefe, psikoloji ve kişisel gelişim ile mutlaka tanış. Hayatı, insanları ve kendini başka türlü anlayamazsın.

25) Sevdiklerini onları sevdiğinden sık sık haberdar et. Sebep arama.

26) Sevdiklerine içine not yazdığın kitap hediye et. Sebep arama.

27) Belli periodlarla sevdiklerine senin için ne kadar değerli olduklarını anlattığın mailler yaz.

28) Hatalıysan özür dile. Gurur yapma. Herkes hata yapabilir. Bu hata yüz kızartıcı olsa bile…

29) İnsanların dışına değil, içlerine bak.

30) Herkesi anlayamazsın, ama dinleyebilirsin. Dinle. Gerçekten dinle. Gözünün içine bakarak dinle.

31) Sağlık tek önemli, tek gerçek şey ve sana ait olan tek şey. Bunun dışında her şey geçici ve sana ait değiller. Evin, araban, işin, bankadaki paraların, sevgilin, eşin, çocukların, ailen bile…

32) Çevrende ne kadar çok insan olursa olsun. Ailen bile bir yere kadar seninle yürür. Yolu sen yürümek zorundasın.

33) Güven denilen kavram çok abartılıyor. İnsan kendisinin bile ne yapacağını her zaman kestiremiyorken başkalarına güvenmek, başkalarında güven aramak gerçekçi değil.

34) Kendini sev. Kendine acımasız olma. Kendini yargılama, suçlama. Kendine şefkatli olan başkalarına da olur. Kendini anlayan başklarını da anlar. Hayatta kötüler de var iyiler de. “Kötü” olan her zaman sen değilsin, “iyi” olan da her zaman sen değilsin. Melek ve şeytan…Hepimizin içinde var.

35) Hak etmeyenleri de seviyor insan. Sev. Bundan utanma. Ama sadece sev. Oldurmaya çalışarsan kendini bitirirsin. Sevmek bitirmez insanı, ama boş mücadele bitirir. İyi ya da kötü kimse yaşattığını yaşamadan, hissettirdiği duyguyu hissetmeden ölmüyor. Senin o an acı çekmen, incinmen sıranı önce savman demek ve bu iyi bir şey.

36) Herkes kendini her şeyi biliyor sanıyor. Dinle ama kararı her zaman kendin ver.

37) Hata yaptıysan kabul et. Böylece seni yargılayamıyorlar.

38) Her zaman güçlü olmak zorunda değilsin, olamıyorsun da. “Yoruldum” diye haykır bazen. Duymayacaklar, duysalar da umursamayacaklar ama sen yine de haykır. Boşalt içini.

39) Beklentisiz sevmek, yapmak diye bir şey yok. Beklentisi olmayan kendinden vazgeçmiş demektir, vazgeçmiş olansa ölmüştür. Beklentilerin olsun ama beklentilerinin dozunu iyi ayarla. Senin de ruhun var ve beslenmesi gerekiyor. Değer veriyorsan değer görmek hakkın. Sarılıyorsan dokunulmak hakkın. “Günaydın” diyorsan “günaydın” beklemek hakkın. Ruhunu hiçe saymayanları bul. Ruhunu aç bırakanlardan kaç.

40) Yolum bitmedi. Yolculuğum da…Öğrenmeye, kendimi keşfetmeye, büyümeye devam ediyorum.

Sevgiler,
Ayça Akın
Instagram | Twitter