BENZEMEK İSTEMEDİĞİNİZ KİŞİYLE CİNSEL İLİŞKİ YAŞAMAYIN!

Üç yaşımdan beri doktorların içinde hastane ortamlarında büyümüş, sağlık sektörünün önünü, arkasını her yönüyle görmüş, 38 yıl boyunca da bu sektörün içinde olmam sebebiyle istemeden de olsa bilimin de içine dahil olarak gelişimine ya da gelişememesine şahit olmuş biri olarak batı tıbbına ve “akademik” denilen şeylere inancımı kaybedeli çok oldu. Elbette batı tıbbını inkar etmiyorum. Tıpta gelinen nokta, bazı doktorlarımızın başarısı göz ardı edilemez ve onlarsız da olmaz lakin bilim denilen olgunun da sınırlı, eksik olduğunu fark ettiğimden ve sadece bugün “keşfedilenlerle” bugün bir şeyleri tedavi edebildiği için eksik olduğunu, hep de eksik kalacağını söylüyorum. Bu yüzden bilim de sınırlı bana göre “akademik” dedikleriniz de.

Batı tıbbına körü körüne bağlanan, bilim ne diyorsa harfi harfine yapan, ilaçları taparcasına tanrısı olarak gören, hiç düşünmeden “dediler” diye bıçak altına koşa koşa yatan, ama her şeye rağmen “iyiyim” diyemeyen ya da iyi olamayan çok insan tanıyorum.

Fiziksel ve psikolojik anlamda doğu tıbbıyla da çok şifa bulan çok insan tanıyorum.

Ben batı tıbbının doğu tıbbı ile harmanlanması, sağlık sektöründe olanların da bu harmanı reddetmemesi taraftarıyım.

Sadece ultra gelişmiş cihazların çıktısına bakıp ilaç yazmanın da sadece meditasyon yaparak ya da enerji alanımızı temizleyerek şifa aramanın da eksik olduğunu düşünüyorum, ama hastalıkların zemininin çoğunlukla duygu ve zihin durumlarından oluştuğunu da bildiğimden doğu tıbbına biraz daha fazla yer vermek gerektiğini düşünüyorum.

Hepimiz her ne kadar bakıldığında maddesel varlıklarmışız gibi görünsek de değiliz, hepimiz enerjiden oluşan varlıklarız. Aslında göz yanılması yaşadığımız. Milyarlarca içi boş sadece enerjiden oluşan top bir araya geldiğinde göz onu katı madde olarak görüyor.

Bunu ben basitçe şöyle örneklendiriyor ve ispatlıyorum kendime;

Bir iğneyi parmağınızın bir ucundan batırıp diğer tarafından çıkarabilirsiniz. (Sakın denemeyin)

Tahta mesela…O da kaskatı görünüyor değil mi, ama değil. Bir tahtaya da çivi çakabiliyorsunuz.

Eğer bizler ve şeyler “katı” olsaydık bunlar mümkün olur muydu sizce?

Bu yüzden bizlere öğretilenin ötesine geçmemiz gerekiyor. Bize öğretilenin ötesindekine daha iyi bakmamız gerekiyor çünkü asıl kaynak orası.

Ruh hasta ise beden de hasta!

Enerjiden oluştuğumuz için bizi oluşturan o enerji toplarını (enerji topu derken temsili ifade ediyorum) olabildiğince temiz tutmamız gerekiyor.

BENZEMEK İSTEMEDİĞİNİZ KİŞİYLE CİNSEL İLİŞKİ YAŞAMAYIN!

Günümüzde oldukça popüler olan “fuck body” ilişkilerin, hedonik (hazcı) tüketimin insan bedeninden öte ruhuna da olumsuz yansımaları olduğunu birçok kişi farkında değil, bilmiyor.

Cinsel ilişki sırasında sizin enerjiniz partnerinizin enerjisiyle birbirine geçer. Genital bölgelerin birleşmesi bu enerji bütünleşmesine giden en hızlı ve etkili yoldur. İki kablonun birbirine bağlanması gibi.

Şayet partnerinizin duygu durumu, karması, zihinsel yapısı temiz, pozitif değil ise size geçen enerji de o renkte olacak ve sizin enerjiniz de o renkten alacaktır. Beyaz boyaya siyah boyanın karışıp harmanlanması gibi.

Cinsel ilişki sıklığınız aslında partnerinizin enerjisi ile daha derin ve daha güçlü bağ kurma anlamına gelir.

Şimdi sizden çok eşli cinsellik yaşayan bir bireyin, partnerleriyle kurduğu bağı ve onlardan aldığı enerjileri düşünmenizi istiyorum. Karmakarışık bir enerji yığını, kirlilik, dağılmışlık, çöküntü, arap saçına dönmüş bir enerji bedeni…

Bunun size yansıması ruhsal yıkıntı olacak. Duygu boyutunda başlayan kirlenme zihninize taşınacak bu da karşı tarafa olumsuz duygular besleyip olumsuz düşünceler beslemenize sebep olacak.

Buyrun, enerjiniz kirlendi bile!

Hiç düşündünüz mü yalnızca haz ya da skor odaklı olup, seçicı olmadan cinsellik yaşayanların neden başta ilişkileri olmak üzere yaşamlarının birçok dinamiklerinde oturmamışlık, kolaycılık, sorumsuzluk, kolay öfkelenme var?

Sizce bu ortak nokta tesadüf mü?

Enerjisel olan duyguya, duygu da olan zihine, zihinde olan da yaşama yansır!

Yazımın başına dönmek istiyorum, bu yüzden batı tıbbı ile doğu tıbbı kolkola yürümeli. Doğu tıbbı enerji boyutunu tedavi eder batı tıbbı ilaçlarla vb. bunu destekler ya da tam tersi.

Şimdi unutamadığınız o adam ya da kadını düşünün…Neden unutamadınız?

Sanırım bu yazımdan sonra cevabı siz buldunuz.

Sevgiler,
Ayça Akın